CİNSİYET AYRIMININ SONUÇLARI

Kadın cinayetleri ve çocuk istismarı giderek artıyor. Bu konudaki duygularımı ve üzülerek ülkemdeki bazı verileri sizlerle paylaşmak istiyorum.

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformunun açıkladığı raporda; 2017’nin ilk 100 gününde 106, Kasım ayında ise 27 kadının erkekler tarafından öldürüldüğü belirtiliyor. Öldürülen kadınların çoğu 25-35 yaş aralığında ve çoğu boşanmak istedikleri için canlarından oluyor. Kurtulanların ise şiddet, tecavüz ve işkenceye uğradığı tespit ediliyor. 29 çocuk ise evde, okulda, yurtta istismara uğruyor. Hatırlarsanız o çocuklardan biri de Afyon’da karın ağrısı şikayeti ile hastaneye götürülen ve hamile olduğu anlaşılan 11 yaşındaki kız çocuğuydu. 

Cinsiyetin inşası toplumsallaşma sürecinde meydana geliyor. İşte tam bu noktada farketmemiz gereken yüzlerce konu olabilir. Çünkü her birimizin hikayesi daha biz doğmadan ailemizin beklentileriyle başlıyor olabilir. 

Örneğin; ”erkek adamın erkek evladı olur” tanımı, oğlan annesi olmanın pek çok yerde genç gelinin aile içindeki statüsünü yükseltmesi, anne babaya ”kız doğdu galiba” şakalarının yapılması, okul müdürlerinin neredeyse tamamının erkek olması pek de ender gördüğümüz şeyler değil diye düşünüyorum. 

Haberlerden reklamlara, dizilerden eğlence programlarına kadar cinsiyet rollerine ilişkin sayısız mesajın yer aldığı böylesine bir ortamda; erkek çocukların hayat bilgisini kendini gösterme, cesaret, güç – kız çocuklarının ise itaat, yumuşaklık, ve ”idare etme” – üzerine kurgulaması bizler için acı tablolar doğurabilir. Her istediğine evet diyen anne babaya sahip erkek çocuklar; önce anne babayı sonra eşini yönetmek isteyebilir. 

Yeri gelmişken 2017 rakamlarıyla ülkemizde reçete edilen 60 milyon kutu antidepresan ilacın çoğunu kadınlarımızın kullandığına da ayrıca dikkat çekmek istiyorum. 

Unutmayalım ki çocukların çok küçük yaştan itibaren birtakım kalıplara uygun biçimlenmelerini sağlayan şey; cinsiyet ile ilgili onaylamalar ya da cezalandırmalardır. 

Değerli okularım,

Bu sayfada yayınlanmış yazıların ve bu yazılara sizlerin yapmış olduğu yorumların, bu yorumlardaki gözlemlerin, keşiflerin; hem bizlerin hemde kadınlarımızın sağlığı ve geleceği için özgür bir seçim yapmamız açısından bir  dönüm noktası olabileceğine inanıyorum. Özgürlük seçim yapabilmek demektir, ancak farkında olmadıklarımızı seçmemiz olanak dışıdır.

Beraber farkına varacağımız pek çok keşif için bu yazıya yapılan yapılan yorumları aşağıda sizlerle paylaşmak istiyorum.

facebook.com/Dr.U.Ugural/CİNSİYET AYRIMININ SONUÇLARI

Saygı ve sevgilerimle.